Mevlana Kalkınma Ajansı, belirli aralıklarla, çeşitli konularda alanında uzman konukların katılımıyla yaptığı kalkınma söyleşilerini bu kez Karaman’da gerçekleştirdi. Karaman Kent Konseyi’nde düzenlenen söyleşiye konuşmacı olarak Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Haluk Gedikoğlu katıldı. Programa ayrıca Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkan Vekili ve Karaman Kent Konseyi Başkanı Ali Konukseven, Karaman İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Orhan Özçalık ve Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Karaman İl Koordinatörü Özgür Öztürk de katılım sağladı.
Programın açılış konuşmasını yapan Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkan Vekili ve Karaman Kent Konseyi Başkanı Ali Konukseven, “Konya Gıda Tarım Üniversitesi olarak, Konya’nın, Karaman’ın ve bölgemizin tarımının kalitesini artırmak, Dünya üzerinde tarım ve gıda alanında yaşanan gelişmeleri ve yenilikleri yakından takip ederek bölge tarımına katkı sunmaktır, bunun için de öğrencilerimizle birlikte çalışmalarımızı hızla sürdürüyoruz. En büyük amacımız kendi laboratuvarlarımızda milli tohumu üretmek ve tohumda milliliği sağlamaktır. Millet olarak toprakları son derece verimli bir coğrafyada yaşıyoruz. Bu durumda bize düşen bu fırsatı değerlendirmek, tarımdan elde edilen katma değeri ve tarım gelirlerimizi artırmaktır. Gıda ve tarım konusunda Karaman’ı ele alacak olursak, şehrimizin gıda ve tarım konusunda çok büyük bir potansiyele sahip olduğunu ve bir üretim üssü olduğunu görüyoruz. Şehir olarak, başta elma üretimi olmak üzere tarım ve gıda ürünleri üretiminde oldukça iyi durumdayız. Bunu daha da ilerilere taşımak hepimizin sorumluluğudur” ifadelerini kullandı.
Ardından katılımcılara yönelik olarak yaptığı Uluslararası Tarım Politikaları ve Kırsal Kalkınma başlıklı sunum eşliğinde bilgiler aktaran Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Haluk Gedikoğlu da, “Karaman’da, Konya’da veya ülkemizin herhangi bir şehrinde tarım alanında yaşan olumsuzluklar Avrupa’da da, Amerika’da da yaşanıyor. Sorunlar genel olarak aynı ve bu sorunları çözmek için ülkemizde de Dünya üzerinde de pek çok proje geliştiriliyor. Elbette bu projelerde başarılı sonuçlar alındığı kadar başarısız sonuçlar da alınabiliyor. Ülkemizde uygulanan tarım ve kırsal kalkınma politikalarını ABD’de uygulanan politikalarla kıyaslayacak olursak uygulamada büyük farkların olduğunu görürüz. ABD’deki çiftçiler gelirlerinin %90’ını tarım dışı faaliyetlerden sağlarken bizde ise tam aksine çiftçilerimiz gelirlerinin tamamını tarımsal faaliyetlerden ve tarımsal üretimden elde etmektedir. Ülkemizde kırsal kalkınma devlet destekleri ile sağlanmaya çalışılırken, ABD’de ise çiftçilerin gelirlerinin çeşitlendirilmesi veya farklı alanlara yönlendirilmesi ile gerçekleştirilmeye çalışılmaktadır. Tarım sektörü bizim için vazgeçilmez ancak bunu daha stratejik ve katma değer üretecek şekilde yapmalıyız, ancak o zaman tarımda istediğimiz noktaya geliriz. Gerek Karaman ve gerekse de Konya tarım alanında çok daha iyi noktalara gelebilir burada önemli olan çok iyi analiz yaparak eldeki avantajı iyi kullanmaktır. Karaman’a bakacak olursak özellikle elma üretimi alanında ülkemizin en önemli üretim merkezi konumunda yer alıyor. Şehrin sahip olduğu bu özellik üzerinde iyi çalışılarak diğer şehirlerden ve Dünya üzerindeki diğer üretim merkezlerinden farklı bir strateji geliştirilebilir ve markalaşma yolunda önemli adımlar atılabilir. Bunu gerçekleştirebilmenin yolu da her alanda olduğu gibi doğru politika izlemekten geçiyor. Bu konu sadece Karaman’ı değil bölgemizi ve ülkemizi de yakından ilgilendirmektedir. Karaman elmasının markalaşması konusunda üreten, pazarlayan daha doğrusu elma değer zincirindeki tüm gruplar aktif rol almalı, üniversite ve sanayi işbirliği içerisinde bu konu çözüme kavuşturulmalıdır” şeklinde konuştu.
Söyleşi, katılımcılardan gelen soruların cevaplanması ile son buldu.